Dünyada ve ülkemizde eğitim sistemi üzerine eleştiri ve yenileşme çabaları süregelmiştir. Bunun için zaman zaman köklü reformlar yapılmakla birlikte insanların eğitimden beklentileri bir türlü karşılanamamıştır. Türkiye’de mevcut eğitim sistemine göre, öğrencilerin yetenekleri ile hedeflerinin, gördükleri dersler ile seçmek istedikleri mesleklerin birebir uyuşmaması, yetiştiği alan ile okuduğu üniversitenin farklı olması birçok sorunu da beraberinde getirmektedir. Dört yıllık ilkokul eğitiminden sonra okuma yazma ve genel kültür alanlarında belli bir seviyeye ulaşan öğrenciler aynı eğitimin uzantısını ortaokul ve lisede görerek fazla ayrıntıya girdikleri görülmektedir. Alınan eğitimin genel kültürü geliştirmekten öteye varamadığı görülmekte, öğrenci zaman kaybına, tükenmişliğe, mesleki belirsizliğe düşmektedir. Ortaokul kademesinden itibaren öğrencilerin, yetenek alanlarının dışında zorunlu eğitime devam etmeleri onların meslek alanında kendilerini geliştirmelerini ve asıl mesleğini seçmelerini; bir an evvel hayata atılarak üretim yapmalarını geciktirmektedir. Böylece okulda istenilen eğitim kalitesi beklentilerin çok altında kalmaktadır. Her geçen gün öğrenciler, okuldan soğumakta ve eğitim sisteminin dışına itilmektedir. Bu çalışmada önerilen eğitim modeline göre dört yıllık ilkokul eğitiminden sonra öğrenciler yetenek testlerine tabi tutularak kişilerin asıl yeteneklerine yönlendirmeleri, başka alanlarda vakit kaybına uğratılmamaları gerçekleştirilir. Böylece bireyler kendi yetenek alanlarında eğitim görerek, istekli bir şekilde eğitime devam edip, daha verimli bir eğitim dönemi geçirmeleri beklenebilir. Aynı zamanda kendi alanında erken dönemden itibaren eğitim alan kişilerde meslek seçme umutsuzluğu kalmaz ve tam donanımlı birer birey olarak toplum içerisinde kalifiye eleman olmuş olurlar. Hem kişilerin kendi mutlulukları sağlanmış olur hem de devlet ekonomisine daha yetişmiş kalifiye elemanlar yetiştirilmiş olarak topluma daha yararlı birer birey olurlar. Devletin, ailelerin ve bireylerin eğitimden bekledikleri sonuçlar daha verimli bir şekilde elde edilmiş olur. İnsan doğasına uygun bir eğitim sistemi olan Kariyer Temelli Eğitim, son yıllarda şikayet edilen eğitim sorunlarının üstesinden gelmeye daha yakın görünmektedir.
Criticism and innovation efforts on the education system in the world and in our country have continued. Although radical reforms were made from time to time for this, nations’ expectations from education could not be met. According to the current education system in Türkiye, students' abilities and goals, the courses they take and the professions they want to choose do not match exactly; moreover, the difference between the field of education they graduated and the university they study brings with it some problems. It is seen that students who reach a certain level in the fields of literacy and general knowledge after four years of primary school education see the extension of the same education in secondary school and high school and go into too much detail. It is also seen that the education received cannot go beyond developing the general knowledge, and the student falls into loss of time, burnout and professional uncertainty. Continuing compulsory education outside of their field of talent, starting from the secondary school level, delays them from developing themselves in the field of profession, choosing their main profession, and starting to produce as soon as possible. Thus, the quality of education desired at schools remains well below expectations. Day by day, students are alienated from school and forced out of the education system. The education model we propose, after four years of primary school education, students are directed to take aptitude tests to guide them to their real abilities and not to waste time in other areas. Therefore, individuals can be expected to continue their education willingly and have a more productive education period by being educated in their own talent areas. At the same time, people who receive education in their field from an early age do not despair of choosing a profession and become qualified personnel in the society as fully equipped individuals. Not only will students' own happiness be ensured, but they will become more useful individuals to the society by being more qualified personnel. The results expected by the community, families and individuals from education will be achieved more efficiently. Career-Based Education, which is an education system suitable for human nature, will be closer to overcoming the education problems that have been complained about in recent years.