İmam Hâdî ile’l-hak lakabıyla bilinen Yahya b. el-Hüseyin, hicrî III. asırda yaşamış zeydî bir imamdır. Hâdî, Yemen’de zeydî devletini kurmuş; Karmatî ve Bâtınîlere karşı mücadele etmiş, adına hutbe okutmuş ve para bastırmıştır. İmam Hâdî, siyasetçi kimliğinin yanında aynı zamanda bir kelamcı ve fakihtir. Irak’ta Ebû Hanife’nin ashabından fıkıh tahsil eden Hâdî’nin içtihatları ve fıkhî görüşleri etrafında Hâdeviyye diye anılan bir mezhep oluşmuştur. Birden fazla yönüyle incelenmeye değer bir âlim olan imam Hâdî’nin üzerinde durulmaya değer bir tarafı da hadislere dair yaptığı yorumlardır. Yaptığı hadis yorumlarında emsallerinden farklı bir profil çizen Hâdî’nin eserlerinde en dikkat çeken taraf hangi kaynaktan geldiğine aldırmadan hadis rivayetleri karşısında serbest hareket ederek onları değerlendirmesidir. Onun bu değerlendirmelerde dikkat çeken tarafı da sık sık Kur’an’a yaptığı atıflardır. Hadis, onun için düşünce dünyasının merkezinde olan Kur’an ile uyum içerisinde olduğu zaman değerlidir. Eserlerinin hemen hemen her satırında Hâdî’nin bu yaklaşımını gözlemlemek mümkündür. Diğer taraftan Hâdî’de var olan en önemli nokta ise hem Kur’an’a hem de hadis ve sünnete bakışında etkin olan aklın fonksiyonudur. Bütün bunlardan Hâdî’nin yorum faaliyetinin Kur’an, sahih sünnet, akıl ve icma gibi bütüncül bir temele dayandığını söylememiz mümkündür.
Imam al-Hadi ila’l-Haqq Yahya bin al-Husayn was a Zaidi Imam who lived in the 3rd century hijri. Imam al-Hadi founded the Zaidi state in Yemen, clashed with Qarmatians and Batiniyyah, made the khutbah in his own name, and issued coins. In addition to his political career, Imam al-Hadi was also a mutakallim and a faqih. After studying fiqh with the companions of Abu Hanifa in Iraq, his views and opinions on fiqh laid the foundation of the Hadawiyya school. As a scholar worth studying in multiple aspects, Imam al-Hadi’s interpretations on hadiths in particular deserve further emphasis. Assuming a different position from his peers with his hadith interpretations, Imam al-Hadi’s works draws attention with his openly critical stance on interpreting hadith reports without paying attention to their sources. His frequent references to the Qur’an in his interpretations stands out in particular. In his view, hadiths are only valuable when they are aligned with the Qur’an, which is in the center of his world of thought. It is quite possible to observe this approach of Imam al-Hadi in almost every line in his works. On the other hand, the most significant attribute of his, was the active mindset in his approach to the Qur’an, hadith, and sunnah. With all of this in mind, it is possible to suggest that Imam al-Hadi’s interpretations are grounded on an integrated foundation with the pillars of Qur’an, sunnah, reason, and ijma.