Anadolu'da kuyumculuk sektörü yüzyıllardır var olan bir meslekten öte bir zanaattır. Osmanlı İmparatorluğu’nun yükselme dönemine girmesiyle birlikte İstanbul'da takı sanatı önem kazanmış; 1461 yılında kurulmaya başlanan Kapalıçarşı zamanla kuyumculuk sektörünün merkezi olmuştur. Sektör açısından Cumhuriyetin ilk yıllarından 1980’lere kadar olan dönem modernleşme dönemi olarak tanımlanabilir. 1980’lerden itibaren el işçiliği azalmış, geleneksel yapıdan modern imalata geçilmiştir. 1990'lı yılların başında ileri teknoloji ile çalışan makineler ile imalata başlanmıştır. Günümüzün mücevherat imal eden büyük işletmelerinin ilk örnekleri faaliyete geçmiştir. 1990'lı yıllar sektörün kurumsallaşma ve dünya ile bütünleşme sürecinin başlangıcıdır. Bu çerçevede İstanbul Altın Borsası ile İstanbul Altın Rafinerisi kurulmuştur. Sektörde bugün yaklaşık 5 bin atölye tipi işletme faaliyet göstermektedir. Bununla birlikte 500 civarında büyük, küçük ve orta ölçekli işletme faaliyet göstermektedir. Türki
Jewelry sector exists for centuries in Anatolia and is a craft rather than profession. Together with the rising period of Ottoman empire, jewelry art gained importance in Istanbul and Grand Bazaar which started to be established in year 1461 became the center of jewelry sector within time. From sectoral point of view the period starting from the fist years of Republican period till 1980's can be defined as modernization period. Starting from 1980's, handcraft reduced and modern manufacturing started. Production started with high technology machinery in early 1990's. First examples of today's large enterprises producing jewelry started their activities. In 1990's sector started to become corporate and integrated with the rest of the world. In this context, Istanbul gold exchange and Istanbul gold refinery were established. In the sector today, approximately 5.000 workshops are active. On the other hand approximately 500 large, small and medium sized enterprises are active. Turkey has