Diyarbakır, Mezopotamya toplumlarının günlük yaşamlarında çok önemli bir yeri bulunan Dicle Irmağı kıyısında kurulmuş, tarih öncesinden bu yana önemini ve canlılığını koruyan çok eski bir kenttir. Bu günkü dış surlarına 4.yüzyılda Bizans döneminde kavuşmuştur. Kent suru üzerine açılmış dört ana kapısı bulunmaktadır. Bu kapılardan Diyarbakır’ı Harput’a bağlayan yolun başlangıcında, kuzeyde bulunan Dağ Kapı’nın pek çok kitabesi ile doğu ve batısında bulunan burçların birbirlerine bakan yüzlerinde aslan, boğa, güvercin, hayat ağacı, at ve el figüründen oluşan çok sayıda figürlü kabartması bulunmaktadır. Batı burçtaki figürlü hayvan kabartmalarının doğrudan yaşamla ilgili tutuldukları, Kuran’da hem yeryüzü hem cennet ağacı olarak yer alan hurma palmiyesinin, cennetle ilişkilendirilen doğu yönüne bağlı olarak doğu burcunun üzerine işlendiği anlaşılmaktadır. Diyarbakır Dağ Kapısı’nın figürlü kabartmalarına ikonografik açıdan yaklaşan bu çalışmada imge ve simgelerle yüklü figürlü kabartmala
Diyarbakir is an ancient city built at the banks of Tigris River having an important place in the daily lives of Mesopotamian societies that kept its importance and vitality since the pre-historic ages. The city had its outer walls we see today had been built in the IV. Century, Byzantine era. The city walls have four main gates. The gate that leads the road to Harput is the Dag Kapi (the Mountain Gate). It has several inscriptions on the façade and, the towers facing each other at the vicinity have figures of lions, bulls, a pigeon, and a tree of life, horse and hand in reliefs. On the western tower we see reliefs of animals that are directly related to life. It is also understood that the figure of date palm is known in the Koran as an earthly and heavenly tree and it is located on the eastern wall, the direction that points out the heaven. This study has an iconographic approach to the reliefs on the eastern city walls with their meaningful figures and symbols.