İş etiğinin beraberinde getirdiği hesap verme, adalet, şeffaflık gibi ilkelerden uzaklaşarak ahlaki açıdan sorgulanır boyutlara gelen işletmeler, şirket performansını artırmada başvurdukları ve sonuçlarını daha sonra hissedar, müşteri ve diğer tüm paydaşlara ödetecekleri hileyi zaman zaman bir çıkış yolu olarak görmektedir. İşletmenin iki gelir kapısı olan hissedar ve müşteri, bu etik dışı davranışların en belirgin sonucu olan hileden zarar gören grupların başında gelmektedir. Hile, gerek muhasebe gerekse pazarlama biliminin ana başlıkları arasında her zaman güncelliğini korumuştur. Yanıltıcı reklamlar, özel hayatın gizliliğini ihlal, dağıtım kanallarında yetki/güç istismarı gibi kavramlar pazarlamanın önemli bir disiplin olarak uygulanmaya başladığı ilk günlerden bu yana gündemde olmuşlardır. Diğer yandan, işletmelerin muhasebe fonksiyonu, kar yönetimi, karın istikrarlı hale getirilmesi gibi birçok yöntemle pazarlama fonksiyonunun rakibi olarak algılanmaktadır (Billings, 2011; Demir v
Shareholders and customers are the main revenue stream of businesses, which mostly suffer from fraud. Fraud is a timely concept among unethical marketing and accounting. Misleading advertisements, violation of privacy, abuse of competence and power in distribution channels are vital for marketing applications. On the other hand, businesses’ accounting function may be perceived as a rival to marketing since they aim at profit management (Billings, 2011; Demir ve Bahadır, 2007). At the end of the 20th century, business world has been reshaped by the technological development, ethics, and fraud. These concepts acquired new meanings. With the hardening competition, institutions, companies, and i