Çalışanların işlerinden memnuniyetlerini ifade eden iş doyumu, tüm meslek gruplarında, fakat özellikle çocuklarla iletişimi gerektiren mesleklerde önemli bir kavramdır. Bu çalışmada, korunmaya muhtaç çocuklara bakım hizmeti veren kurumlarda çalışan personelin iş doyumu düzeylerinin tespiti ve iş doyumlarının demografik özellikleriyle ilişkisinin sosyal hizmet ve çocuk gelişimi bağlamında incelenmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın örneklemini, 2019 yılında Konya ili Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü'ne bağlı koruma altındaki çocuk bakım kurumlarında çalışan personel evreninden küme örneklem yöntemi ile belirlenen 112 kişi oluşturmuştur. Bu çalışmada hem nitel hem de nicel araştırma metodu kullanılmış olup çalışmanın yürütülmesinde “genel tarama modeli” uygulanmıştır. Araştırmada, koruma altındaki çocuk bakım kurumlarında çalışan personelin iş doyumu düzeylerini belirlemek amacıyla Weiss ve arkadaşlarının (1967) geliştirdiği Minnesota İş Doyumu Ölçeği kullanılmıştır. Ölçeğin katılımcıların demografik özellikleriyle ilişkili olup olmadığı Pearson Korelasyon Katsayısı ile hesaplanarak irdelenmiştir. Araştırmada koruma altındaki çocuk bakım kurumu personelinin, dışsal iş doyumları konusunda kararsız (X= 3.19) kaldıkları, ancak içsel iş doyumlarından (X= 3.67) ve genel iş doyumlarından (X= 3.43) memnun oldukları saptanmıştır. Örneklem grubunun iş doyumu düzeyleri, demografik özelliklerine göre incelendiğinde; katılımcıların yaşları arttıkça, eğitim düzeyleri azaldıkça ve günlük çalışma saatleri azaldıkça iş doyumlarının yükseldiği tespit edilmiştir. Ayrıca çalışanların ifade ettikleri iş yerinde yaşadıkları problemler içsel ve dışsal iş doyumu ölçütlerine göre kategorize edilmiş ve tatışılmıştır. Bu bulgular ışığında, koruma altındaki çocuk bakım kurumlarında çalışanların iş doyumlarını artırmak, dolayısıyla bakım verilen çocukların ruh sağlığını korumak ve güvenli büyümelerini sağlamak için öneriler geliştirilmiştir.
Job satisfaction, which expresses the satisfaction of employees with their jobs, is an important concept in all occupational groups, but especially in occupations that require communication with children. In this study, it is aimed to determine the job satisfaction levels of the personnel working in institutions providing care to children in need of protection and to examine the relationship between job satisfaction and demographic characteristics in the context of social work and child development. The sample of the study consisted of 112 people determined by the cluster sampling method from the population of personnel working in protected childcare institutions affiliated to the Provincial Directorate of Family and Social Services in Konya in 2019. In this study, both qualitative and quantitative research methods were used and the "general screening model" was applied in the conduct of the study. In the study, the Minnesota Job Satisfaction Scale developed by Weiss et al. (1967) was used to determine the job satisfaction levels of the personnel working in protected childcare institutions. Whether the scale was related to the demographic characteristics of the participants was examined by calculating the Pearson Correlation Coefficient. In the study, it was determined that the staff of the protected childcare institution were undecided about their external job satisfaction (X = 3.19), but they were satisfied with their internal job satisfaction (X = 3.67) and general job satisfaction (X = 3.43). When the job satisfaction levels of the sample group were analyzed according to their demographic characteristics; It was determined that job satisfaction increased as the age of the participants increased, their education level decreased, and the daily working hours decreased. In addition, the problems experienced by the employees in the workplace were categorized and discussed according to the internal and external job satisfaction criteria. In the light of these findings, suggestions have been developed to increase the job satisfaction of the employees in protected child care institutions, thus to protect the mental health of the children who are cared for and to ensure their safe growth.