Bu çalışmada sanat eseri ile bellek arasındaki ilişki inceleme konusu edilmiştir. Sanat eserinin varoluşuna ait olan zamansallık boyutu ekseninde, onun bellek ile olan ortaklığı araştırılmıştır. Bu ortaklığın okunabileceği yetkin düzlemlerden biri ise anıt kavramı etrafında şekillendiği gözlemlenmiştir. Bu nedenle çalışmanın temel hedefi anıt kavramının hangi anlamlara geldiği ve ne tür işlevler ile yüklü olduğunun gösterilmesi olmuştur. Söz konusu ifadeyi güçlendirmek adına interdisipliner bir yaklaşım sergilenmiş, bu sayede konu zaman zaman farklı zeminlerde incelenmeye özen gösterilmiştir. Bu bakımdan belleğin ikili yönüne vurgu yapılmış ve kolektif bellek kavramı üzerinde durulmuştur. Çalışmanın gayesini oluşturan bir diğer şey ise, Türklerde anıt ve heykel sanatının görünümlerine değinide bulunmaktır. Bu bağlamda, bahsi geçen plastik sanat eseri olan heykelin kısa bir tarihçesi verilmiş, ardından bunların yorumlanması yoluna gidilmiştir.
İn this study, the relationship between the work of art and memory has been examined. In the axis of the temporal dimension of the existence of the work of art, its partnership with memory has been investigated. It has been observed that one of the competent platforms on which this partnership can be read is shaped around the concept of monument. For this reason, the main objective of the study was to show what the concept of monument means and what kind of functions it is loaded with. In order to strengthen the said expression, an interdisciplinary approach has been taken, and in this way, care has been taken to examine the subject from time to time on different grounds. In this respect, the dual aspect of memory has been emphasized and the concept of collective memory has been emphasized. Another thing that constitutes the purpose of the study is to refer to the appearance of monument and sculpture art in Turks. In this context, a brief history of the sculpture, which is the aforementioned plastic art work, is given, and then it is interpreted.