Bu çalışma, ülkemizde keman eğitiminde halk ezgileri kullanılarak gerçekleştirilen çalışmaları sistematik derleme yöntemi ile incelemeyi amaçlamaktadır. Bu doğrultuda 2001-2019 yılları arasında halk müziği ezgilerinin keman eğitiminde kullanılmasına yönelik yapılan akademik çalışmalar taranarak sistematik derleme çalışması yöntemi ile incelenmiştir. Ulaşılan 13 adet akademik çalışma keman eğitimine sunduğu katkılar bakımından derlenmiştir. Derlenen çalışmalarda kullanılan halk ezgileri amaç, yöntem ve müzikal özellikleri bakımından üç başlık altında incelenmiştir. Sonuç olarak; sistematik derlemeye göre yapılandırılan bu çalışmada derlenen araştırmaların çoğunun betimsel nitelikte olduğu tespit edilmiştir. Veriler görüşme tekniği kullanılarak oluşturulmuş ve içerik analizi en fazla kullanılan veri analiz yöntemi olmuştur. Çalışmaların müzikal özellikleri incelendiğinde en fazla hüseyni makamının ve 2/4’lük usulün kullanıldığı, çoğunlukla İç Anadolu bölgesi halk ezgilerine yer verildiği tespit edilmiştir. İncelenen çalışmalarda farklı türküler kullanılmasına rağmen sonuçların benzerlik gösterdiği belirlenmiştir.
This study aims to examine the studies carried out using folk melodies in violin education in our country, with a systematic review method. In this direction, academic studies on the use of folk music melodies in violin education between 2001-2019 were scanned and examined with a systematic review study method. The 13 academic studies reached were compiled in terms of their contributions to violin education. Folk melodies used in the compiled studies were examined under three headings in terms of method, purpose and musical characteristics. as a result; It was used about that the researches used in this study, which was programmed according to the systematic review, were descriptive. The data were created using the interview technique and content analysis was the most used data analysis method. When the musical characteristics of the works were examined, it was determined that the huseyni maqam and the 2/4 tempo were mostly used, and the folk melodies of the Central Anatolia region were mostly used. Although different folk songs were used in the studies examined, it was determined that the results were similar.