Disleksi, diğer alanlarda ortalama veya daha yüksek akademik performansına ve duyularında bir problem olmamasına rağmen, çocuklarda kelime tanıma, okuma ve yazma becerilerindeki sürekli zorluk ile karakterize edilen bir okuma bozukluğudur. Genel nüfusun yüzde 20' sinin bir çeşit disleksi olduğunun tespit edildiği düşünüldüğünde, müzik öğretmenlerinin çoğunun öğretmenlik kariyerleri süresince dislektik öğrencilere sahip olması muhtemeldir. Çünkü disleksi, birçok eğitimcinin düşündüğünden de yaygın durumdadır. Bu makalenin amacı; disleksiye kısa bir genel bakış sağlamak ve müzik öğretmenlerine, dislektik öğrencilerin müzik eğitimini planlarken ve uygularken yardımcı olabilecek öğretim yöntemlerini sunmaktır. Çok duyulu (multisensory) öğretim yöntemi ders içerisinde dislektik öğrencilerle etkileşim kurmanın yolları olarak tanımlanmaktadır. Müzik dersi içerisinde çok duyulu olarak oluşturulan melodik, ritmik etkinliklerin kullanılıp, öğrencinin birçok duyusuna hitap edilerek müziğin öğretilmesi önerilmektedir.
Dyslexia is a reading disorder characterized by persistent difficulty in word recognition, reading, and writing skills in children, although they have average or higher academic performance in other areas and there is no problem with their senses. Given that 20 percent of the general population is found to have some form of dyslexia, it is likely that most music teachers will have dyslexic students during their teaching careers. Because dyslexia is more common than many educators think. The purpose of this article is to provide a brief overview of dyslexia and to provide teaching strategies that can assist music teachers in planning and implementing music education for dyslexic students. Multisensory teaching method is defined as a way to interact with dyslexic students in the course. Therefore, it is recommended to use melodic and rhythmic activities created in a multi-dimensional way in the music classes and to teach music by appealing to many senses of the child.