Kentler, geçmişte ve günümüzde birçok önemli toplumsal ilişki biçimlerine ve bunların sonuçlarına bağlı olarak ortaya çıkmış, üretim ve yönetim faaliyetlerinin örgütlendiği kadim bir toplumsal oluşumdur. Kentler, kendisini meydana getiren toplumların genel karakteristik özelliklerine uygun olarak şekillenip gelişmekte, gerilemekte veya yok olabilmektedir. Bu kentsel evrim sürecinde, toplum içi olduğu kadar toplumlararası ilişkiler de kentler üzerinde güçlü bir dönüştürücü etkiye sahiptir. Milattan sonraki yüzyılın başlarından itibaren, toplum içi ve toplumlararası ilişkiler çoğunlukla ticaret ile sağlanmakta ve kentler arası ilişkiler ticaretle birlikte yakınlaşmaya ve dayanışmaya sahne olabilmekteydi. Nitekim hiçbir uygarlıkta kent yaşamı, ticaretten bağımsız olarak düşünülüp ele alınmamıştır. Bu yaklaşımın temel nedeni, kentsel yaşamın zorunlu ihtiyaçları ve bağımlılık ilişkileriydi. Bu çalışmada, üretimin ve ticaretin gelişimine paralel olarak ortaçağ kentlerinin doğuşu ve gelişimi ile yaşadıkları sosyo-kültürel, sosyo-politik ve sosyo-ekonomik dönüşüm ele alınmış ve bu dönüşümün kale kentlerde komünler şeklinde yaşayan orta sınıf üzerindeki etkisi ve komünlerin devletleşme süreci incelenmiştir.
Cities, which have emerged in the past and nowadays, depending on many important forms of social relations and their consequences, are an ancient social formation in which production and management activities are organized. Cities can be shaped, regressed or lost in accordance with the general characteristics of the societies that make it up. In this process of urban evolution, inter-communal relations as well as inter-communal relations have a strong transformative effect on cities. From the beginning of the century onwards, inter-communal and inter-communal relations were mostly provided by trade, and inter-city relations had been associated with trade and convergence. As a matter of fact, in any civilization, city life was not considered as independent from trade. The main reason for this approach was the necessity of urban life and dependency relationships. In this study, the emergence and development of the medieval cities and the socio-cultural, socio-political and socio-economic transformation of the medieval cities in parallel with the development of production and trade, and the influence of this transformation on the middle class living in the form of communes in the citadel cities and the state process of communes were examined.