KLASİK TÜRK ŞİİRİNDE AŞKIN DÖNÜŞTÜRÜCÜ GÜCÜ VE GÜNÜMÜZDEKİ AŞK ALGISI

Author :  

Year-Number: 2018-73
Language : null
Konu : Klasik Türk Edebiyatı
Number of pages: 199-205
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Aşk, sadece gündelik hayatı değil, aynı zamanda, din, felsefe, edebiyat gibi pek çok değişik alanı da doğrudan ilgilendirir. Bu yüzden sadece sanatçılar tarafından değil filozoflar, değişik inanç ve kültürler tarafından da tarih boyunca çeşitli şekillerde işlenmiştir. Klasik Türk şiirinde de aşk ana konudur ve kendisine mahsus bir estetik değer içerisinde, belli bir disiplinle ele alınmıştır. Aşk, yüce bir makamdır ve bu makama yükselmeyen, hakikati anlayamaz, varlığın sırlarını fark edemez. Aşk, insanı olgunlaştıran, insanın kendini gerçekleştirmesini sağlayan ilahi bir güç, insana sunulmuş bir hediyedir. Oysa günümüzde, aşkın yerini maddi unsurlar almış, aşk gibi yüce bir duygu değersizleştirilmeye ve ondan gereksiz bir duyguymuş gibi bahsedilmeye başlanmıştır. Bu bakış açısı, günümüz insanının yalnızlaşması, hem kendisine hem de yaşadığı topluma yabancılaşması gibi çok çeşitli anlam değeri kayıpları yaşamasına sebep olmuş, bunalımlı bireylerin oluşturduğu mutsuz toplumların sayısı giderek artmaya başlamıştır. İnsanoğlu, dünyanın sonu gelmeden, uyanmalı, yeniden bir dirilişle, sadece yanılsamaların ibaret olan bu dünyanın maddi ve geçici bağlarından kendisini kurtarmalıdır. Bunun için de aşk gibi anlamlı ve dönüştürücü duygulara tutunmalıdır.

Keywords

Abstract

Love is not only about everyday life but also directly related to many different fields including religion, philosophy and literature. Therefore, artists and philosophers from a wide range of belief systems and cultures have worked on it in various forms throughout history. Thus, in classical Turkish poetry, love has been the main subject matter studied with a certain discipline within the scope of its own aesthetic values. Love is a supreme authority, and those who do not rise up to this level cannot understand the truth and the secrets of existence. It is a divine power and gift granted to human beings, enabling them to develop and realize themselves. Today, however, love has been replaced with material things, and the sublimity of love has started to be trivialised and mentioned as if it was an unnecessary feeling. This perspective leads the individuals to become isolated and alienated both to herself/ himself and the society she lives in by rendering almost everything meaningless for them. The number of unhappy societies with depressed individuals has thus begun to increase. Before the end of the world, mankind should awake and save herself/himself, through resurrection, from the material and temporary ties of this world that consists of illusions. Therefore, people need to hold on to meaningful and transformative feelings like love.

Keywords


                                                                                                                                                                                                        
  • Article Statistics