20.yy’ın sonlarına doğru kamu sosyal güvenlik reformları politika yapıcılarının ilgi konusu olmuştur. 2000 - 2050 yılları arasında 60 yaş üstü nüfusun daha çok artacağının beklentisi, artan yaşam beklentisi, azalan doğum oranları ve yaşlılık aylıklarına harcanan giderlerin artması dünyayı tehdit etmeye başlamıştır. Bu nedenle emeklilik planlarında çeşitli revizyonlara gidilmiştir. Türkiye’de bireysel emeklilik sistemini yaygınlaştırmak amacıyla yapılan son revizyon; kişilerin çalışma hayatına başladıkları zaman otomatik olarak sisteme kaydedilmesi, ancak sistemde kalmak istemedikleri zaman da ayrılmalarına imkan verilmesi olarak tanımlanabilecek olan “otomatik katılım” sistemi hayata geçirilmiştir. Halkın, otomatik katılım ile birlikte bireysel emekliliğe ilişkin tutumlarını ortaya çıkarmak amacıyla gerçekleştirilen bu çalışmanın verileri birincil veri toplama yönteminden yüz yüze anket ile toplanmış olup, veri toplama aracı olarak “Bireysel Emeklilik Sisteminde Tüketici Algılarının Değerlendirilmesine Yönelik Anket Formu” kullanılmıştır. Anket formlarının analiz öncesi yapılan incelemesinde 383 formun analiz için uygun olduğu görülmüştür. Verilerin değerlendirilmesinde man whitney-u testi, kruskall whallis testi kullanılmıştır. Analizler sonucunda, elde edilen bulgulara ait değişkenler ile otomatik katılıma yönelik tutumlar arasında anlamlı ilişkiler olduğu saptanmıştır.
Towards the end of the 20th century, public social security reforms have become the focus of policy makers. Between 2000 and 2050, the expectation of more increase on the population over 60 years, increased life expectancy, declining birth rates, and rising of spending on old-age pensions have begun to threaten the world. The issue of how to finance rising costs has raised the question of how resources will be generated in developed and developing countries. For this reason, some revisions have been made to pension plans. The recent revision to expand the private pension system in Turkey; the "automatic attendance" system, which can be defined as the automatic enrollment of people when they start working in the system, but allowing them to leave when they do not want to stay in the system. This study aimed to determine at revealing the attitudes of people to the i