Author :
Abstract
Batı’da meydana gelen sanayi devrimi ile birlikte yaşanan toplumsal sıkıntılara ve dönüşümlere rağmen kalkınma ile birlikte gelişim yaşayan kentleşme süreci Türkiye’dekinden faklı bir gelişim göstermiştir. Özellikle son yirmi yılda, küreselleşme ulaşım ve telekomünikasyonda gelişmeler tarafından yönlendirilen ve olumlu bir siyasi iklim ile birlikte kentleşme görülmemiş düzeylere ve her zamankinden daha hızlı ve daha büyük şehirler ile karakterize bir küresel ekonomiyi yarattı. Az gelişmiş toplumlarda kentler önemli bir nüfus baskısı ve göç çeken merkezler olarak karşımıza çıkmaktadır. Gelişmekte olan toplumlarda sanayileşme kentleşme düzeyi ile birlikte gelişim göstermediği için kent nüfusunun büyük çoğunluğu hizmet sektöründe istihdam edilmiştir. Bölgelerarası farklılıkların artmasıyla kentleşme ve sanayileşmenin belirli bölgelerde yoğunlaşması özellikle kentlerin aşırı şekilde büyümesine yol açmıştır. Sosyo-ekonomik açıdan gerekli altyapıya ve birikime sahip olmayan kentlerde yaşanan göç hareketleriyle önemli sorunlarla karşı karşıya kalınmıştır. Özellikle hızlı kentleşme sonucunda yaşanan barınma sorunlarının sonucunda kentlerde gecekondulaşma, kentsel ihtiyaçların karşılanamaması gibi sorunlarında beraberinde getirmiştir. Bu çalışmada söz konusu kalkınma planlarında benimsenen kentleşme olgusu üzerinde durmakta ve kalkınma açısından kentleşmede yaşanan değişimi ortaya koymaktadır.
Keywords
Abstract
Despite the social problems experienced with the industrial revolution and transformation occurring in the West with the urbanization process development together with development of living than Turkey has shown a different development. Especially in the last two decades, globalization, driven by improvements in transport and telecommunications, and the positive political climate with unprecedented levels of urbanization and has created a global economy characterized by ever faster and larger cities. An underdeveloped community in cities as centers attracting a significant population pressure and migration is encountered. The majority of the urban population growth for developing the show with industrialization urbanization level in the society has been employed in the service sector. Regional differences in concentrations increase with urbanization and industrialization, especially in certain regions has led to excessive growth of the city. Socio-economically in urban areas do not have the necessary infrastructure and know-how have been faced with significant challenges experienced migration. Especially in urban housing problems experienced as a result of the rapid urbanization squatters, it has brought problems such as the inability to meet urban needs. This study focuses on the concept of urbanization adopted in development plans and reveals the change in urbanization in terms of development plans.
