Yazıldığı tarihten itibaren hem içerdiği konuların evrensel bir nitelik taşıması hem de sosyal hayata dair çeşitli konularda insanlara yol göstermesi bakımından Mesnevi’nin farklı zamanlarda tercüme ve şerhleri yapılmıştır. Tercümelerden ziyade özellikle Mesnevi’ye yapılan Türkçe şerhler; Mesnevi’nin tamamına ve bir bölümüne yapılan şerhler şeklinde iki gurupta toplanmaktadır. Mesnevi’nin tamamına yapılan şerhlerden biri de Türk edebiyatında ilk mesnevi şerhi sayılan Şem’î’nin, Şerh-i Mesnevi adlı eseridir. III. Murad’ın Mesnevi’nin Türkî lisan üzere şerh edilmesi talebiyle 1587’de başlanıp 1596’da bitirilen Şerh-i Mesnevi, altı cilt halindedir. Klasik bir şerh niteliği taşıyan Şem’î’nin Şerh-i Mesnevi’si âdet olduğu üzere hamdele ve salvele ile başladıktan sonra şerhin yazılma sebebini izah eden sebeb-i teşrihle devam eder ve nihayette Mesnevi’nin şerhine geçilir. Şem’î, Mesnevi şerhinde önce şerh edilecek metni verir ve akabinde metnin tercümesini yaparak kelimelerin anlamlarına, fi
Masnavi’s interpretations and annotations have been made in different ages since the epoch it was written down owing to the fact that it both includes universal values and it has guided people in various social issues. Rather than the interpretations for Masnavi, Turkish annotations attached to it are classified into the two groups in the form of the annotations added to one part of Masnavi or to the whole of it. One of the annotations made for the entire Masnavi is the Şem’i’s’ Şerh-i Mesnevi which is regarded as the first masnavi annotation in Turkish Literature. Şerh-i Mesnevi, which Şem’i commenced in1587 and finished in 1596 in accordance with the demand of Murad the Third that Mesnevi must be annotated with Turkish Language, amounts to six volumes. Şem’i’s Şerh’i Mesnevi, which bears the qualifications of a classical annotation, begins with the praise of God (hamdele) and salutations to the Prophet (salvele); it continues with the explanation of the reason why the work is writt