Dede Korkut Hikâyeleri Türk kültürünün şaheserlerinden biridir. Bu nedenle Dede Korkut ve içerisindeki her biri ayrı bir destan hüviyeti sergileyen metinler üzerine birçok araştırma yapılmıştır. Özellikle hikâyelerdeki tipler ve bunların Türk kültür tarihindeki yeri üzerine Kaplan’ın çalışmaları ve sonrasında yazılanlar oldukça dikkat çekicidir. Dede Korkut’ta alp tipinin dejenere oluşunu kanıtlayan olaylar ve kişiler var mıdır; yoksa bunlar yaşanılan hayatın gereği olarak ideal insan tipindeki rötuşlar mıdır? Çalışmamızda Uşun Koca-Oğlu Egrek hikâyesini yapısal açıdan inceledik. Hikâyedeki tüm olay birimlerinin bir düşünce etrafında örgülendiğini, bu çatışma ve karşılaşmaların da ortak bir düşünceyi tasvir ettiğini gördük. Ele aldığımız metinde Oğuz’un ideal kahraman tipi olarak ‘alp-eren’in temel özellikleri ile takdim edilişini göstermeye çalıştık.
Dede Korkut Narratives one of the masterworks of Turkish culture. Therefore a lot of works are done on Dede Korkut and its texts which each of them has got a epic caracter. Especially Kaplan’s Works and the other works that done later about the models in narratives and on their role and importance in history of Turkish culture are noteworth. İs there the events and caracters who proves that “alp” model degenerating in Dede Korkut or are these retouchings on ideal person model for necessity of the continuing life? In our work, we analysed Uşun Koca-Oğlu Egrek narrative under its structural aspect. We determined that all the units of event combine arround a collective idea and these conflicts or encounters describe this collective idea. We tried to call attention to ideal protagonist model of Oğuz with “alp-eren”s basic points are presented in the text that we discuss.