Bu makale, Türk sosyo-örgütsel bağlamında tükenmişlik ve iş-yaşam dengesi (WLB) ilişkisini açıklamak amacıyla güçlü teorik temellere dayanmaktadır. İş Talepleri-Kaynaklar (JD-R) modeli, Kaynakların Korunumu (COR) teorisi, Çaba-Kurtarma modeli ve Sınır Teorisi gibi yerleşik modeller doğrultusunda, kültürel değerlerin, hiyerarşik örgüt yapılarının ve toplumsal cinsiyet normlarının tükenmişlik üzerindeki etkilerine odaklanmaktadır. Çalışma, hızlı dijitalleşmenin, sürekli çevrim içi olma baskısının ve kurumsal ruh sağlığı desteğinin yetersizliğinin, Türkiye’de çalışanların psikolojik iyilik hali üzerindeki örtük etkilerini ortaya koymaktadır. Uluslararası politika eğilimleri ve yerel gerçekler ışığında, kültürel açıdan duyarlı örgütsel değişim ve ruh sağlığı yaklaşımlarının gerekliliğini savunmaktadır. Pandemi sonrası ve dijital dönüşüm içindeki iş ortamları için çalışan refahını artırmaya yönelik pratik öneriler sunmaktadır.
The article uses intensive theoretical study to explain burnout and the interrelation of burnout with work-life balance (WLB), especially in the Turkish socio-organizational context. Based on already known models like the Job Demands- Resources (JD-R) model, Conservation of Resources (COR) theory, Effort-Recovery Model, and Boundary Theory, the research focuses on the effects of cultural values, hierarchical organization systems, and gender norms on burnout mechanisms. The review sheds light on the lurking effects of rapid digitalization, the presence of presenteeism, and lack of strong mental health support provided by the institutions on the strain of psychological well-being of employees in Türkiye. Considering the international policy work and on-the-ground realities, the paper advocates the culturally responsive organization changes and mental health approaches. It is a synthesis of theoretical knowledge and empirical changes in recent years and gives practical answers to enhance employee well-being, especially in post-pandemic and digitally changing workplace environments.