HAYVAN HAKLARI BAĞLAMINDA SON DÖNEMLERDE HAYVANLARA UYGULANAN KÖTÜ MUAMELENİN DİNSEL, BÜYÜSEL, PSİKOLOJİK VE SOSYOLOJİK BOYUTLARIYLA İNCELENMESİ
Author:
Abstract
İnsanın doğaya karşı mücadelesinde üstün taraf olma ve modernleşme çabalarında kilometre taşlarının başında doğaya hükmedeceği alet edevat üretmesi ve bu mücadelede gücünden yararlanacağı hayvanları evcilleştirmesi gelmektedir. Doğa karşısında yapılan bu ilk işbirliği insanın, hayvanın gücüne ihtiyaç duyduğu müddetçe uzun yıllar boyu sürmüştür. Dünya ekosisteminin önemli unsurlarının başında yer alan insan ve hayvan birlikteliği de doğaya karşı mücadelesi de devam edecektir. Yapılan araştırmalar insanın doğaya karşı mücadelesinde teknolojik aletleri kullanması ile birlikte bu birlikteliğinde yavaş yavaş son bulduğu ve artık insan-hayvan arasındaki kadim ilişkinin yerini ayrılığa ve araştırmamıza da konu olan kötü muameleye, şiddet eylemlerine bıraktığı görülmektedir.Araştırmamızda insan ile hayvan arasında vuku bulan bu kötü muamele ve şiddet eylemlerinin psikolojik, sosyolojik, eğitimsel, dinsel ve eylemsel boyutu incelenecektir. İnsanın insana ve hayvanlara karşı uyguladığı bu şiddet davranışlarının farklı kültürlerde farklı gözlemlenmekle birlikte temelinde iki yaklaşım olduğu görülmektedir. Bunlardan ilki antroposentrizm ikincisi ise fizyosentrizmdir. Bu yaklaşımlar ışığında görülmektedir ki dinin yanlış yorumlanması, bazı hayvanlara karşı katı kurallar ve bazı büyüsel geleneklerde hayvanın şeytanı, kötü ruhları temsil etmesi veya bu ruhların ele geçirdiği bedenlerden çıkarılmasında bir araç olarak görülmesi, büyülerin bozulmasında bazı uzuvlarının kullanılması hayvanlara karşı sergilenen bu olumsuz tutumun temellerini oluşturmaktadır. Bunun yanı sıra insanın psikolojik problemlerini hayvanlara yansıtması ve uyguladığı şiddeti toplumsal boyuta taşıması da araştırmanın bir başka boyutunu ortaya koymaktadır
Keywords
Abstract
One of the milestones in the struggle for modernization and modernization of human beings is to produce tools to dominate nature and to tame the animals that it will benefit from in this struggle. This first collaboration against nature lasted for many years as long as the human being needed the power of the animal. Human and animal unity, which is one of the important elements of the world ecosystem, will continue to fight against nature. The researches have shown that human beings use the technological tools in their struggle against nature and that this relationship is gradually terminated and that the ancient relationship between human and animal is replaced by abuse and violence. In this study, the psychological, sociological, educational, religious and operational dimensions of these maltreatment and acts of violence between man and animal will be examined. It is observed that these violent behaviors of people against humans and animals are observed differently in different cultures, but there are two approaches. The first one is anthropocentrism and the second is physiosynthesis. The first one is anthropocentrism and the second is physiosynthesis. In the light of these approaches, it can be seen that the misinterpretation of religion, strict rules against some animals and some magical traditions in which the animal represents the devil, evil spirits, or as a means to remove them from the bodies captured by these souls, the use of some limbs in the deterioration of spells constitutes the basis of this negative attitude towards animals. . In addition, the fact that human beings reflect their psychological problems to the animals and carry the violence that they are carrying to the social dimension also reveals another dimension of the research.