İNSANI MÜDAHALE: 21NCI YÜZYILDA GÜVENLIK SORUNLARI

Author:

Year-Number: 2017-57
Yayımlanma Tarihi: null
Language : null
Konu : Kamu Yönetimi
Number of pages: 376-392
Mendeley EndNote Alıntı Yap

Abstract

Son 20 yıldır uluslararası barış ve güvenliğe karşı başlıca tehdit oluşturan; başarısız devletkerin ortaya çıkmasına neden olan küresel terörizm, organize suçlar, kitle imha silahlarındaki artış, kontrolsüz göç ve politik istikrarsızlık 'asimetrik' tehdit olarak adlanrırılır. Bu tür tehditler; güvenliğin insani, sosyal, ekonomik ve çevresel boyutunu da dikkate alarak, temel insan hakları ve özgürlüklerinin korunmasına odaklanmış yeni bir paradigma üretilmesine neden olur. Artık Ulusal egemenlik kavramı sadece ülkelerin kendilerini ilgilendiren bir durum değil aynı zamanda uluslararası topluluklara ve vatandaşlarına karşı da sorumluluk gerektiren bir duruma dönüşmüştür. Devlet egemenliği ile insan hakları arasında ilişki olduğu düşüncesine dayanan temel güvenlik politikasının aksine İnsanlığın güvenliği devlet güvenliğiyle değil kişisel güvenlikle alakalıdır. 20nci yüzyılın sonunda insani ve stratejik zorunluluklar; barışı koruma, güvenlikle ilgili etkenleri bir araya getirme gibi nedenlerle 'insani askeri müdahalenin' gelişmesine yardımcı olmuştur. Durumu analiz ettikten sonra haklı bir dizi itiraza rağmen insanı müdahale kargaşayı sonlandırmada en iyi araç olduğu görülmektedir. İnsan haklarını koruma zorunluluğu güç kullanımını meşrulaştırmaktadır.

Keywords

Abstract

In the last two decades, a major threats to international peace and security are called "Asymmetric" threats such as global terrorism and organized crime, proliferation weapons of mass destruction, uncontrolled migration and political instability cause "failed" and "rogue" states. These types of th reats generated a new paradigm of security in which great attention is paid to humanitarian, social, economic and environmental dimensions of security, with an emphasis on the need to protect fundamental human rights and freedoms. The meaning of national sovereignty has changed and is no longer viewed only from the standpoint of the rights of the country but also its duty to the international community and to its citizens.The idea of human security places the i

Keywords